Dünyada her yıl 500 milyon kişinin kapısını çalan ve 250- 500 bin kişinin de hayatını kaybetmesine neden olan grip virüsü sonbaharla birlikte yeniden sahneye çıktı, çıkar çıkmaz da pek çok kişiyi etkisine aldı.
Sanılanın aksine soğuk havadan değil, çoğunlukla hapşırma ve öksürmeyle etrafa yayılan damlacıklar yoluyla vücuda giren grip virüsü, kişiden kişiye hızla bulaşma özelliğine sahip.
Influenza virüsleri A, B ve C olmak üzere üç ana grupta sınıflandırılır, bunlar da kendi aralarında alt gruplara ayrılır.
Dünya çapında salgınlara yol açan, Influenza A türleridir. 2017-2018 grip sezonu için de, geçen sene en sık hastalık yapmış olan Influenza A H1N1, Influenza A H3N2, Influenza B etkenini de içeren üç çeşit influenza virüsüne karşı koruyuculuk özelliği olan grip aşısı uygulanacaktır.
Influenza virüslerinin sebep olduğu solunum yollarının enfeksiyon hastalığı olarak tanımlanabilen grip, soğuk algınlığından farklı olarak daha ağır seyirli olduğundan ve kişiyi yatağa düşürdüğünden, halk arasında `paçavra hastalığı` olarak da tanımlanıyor.
Hastalar genellikle hastalığı istirahat etmeden atlatamıyor. Virüs; boğaz, burun ve akciğer mukozasında çoğalabilirken, ateş, halsizlik, hapşırık, öksürük, baş ağrısı ve yaygın kas eklem ağrısı olarak kendini gösteriyor.
Aşı, bir önceki virüs türüne ve olası salgına göre oluşturuluyor
Influenza virüsleri genetik olarak yapısal değişime uğrar, bu nedenle de insan ve hayvanların bağışıklık sisteminden kaçmayı başarırlar. Bu değişkenlikleri nedeniyle de kalıcı bağışıklık sağlayacak aşı da oluşturulamamaktadır.
Yapılan bilimsel çalışmalarla; toplum genelinde aşının influenza enfeksiyonunu yüzde 40-60 önlediği ortaya konuluyor.
Aşı, özellikle Influenza A (H1N1) ve Influenza B için etkili olduğu gösterilmiştir. Enfeksiyonu bazen tamamen önlemese de enfeksiyonun hafif geçmesine yardımcı olur.
Aşı içeriği önceki grip sezonun virüslerine göre hazırlandığından aşı içeriği ile yeni sezonun virüsleri eşleşirse, aşı etkinliği fazla oluyor. Fakat virüs yapısını değiştirip yeni sezonda aşı ile uyumsuz olsa dahi çapraz- koruma etkisi ile aşılar etkinliğini koruyor.
Türkiye Halk Sağlığı Kurumu; geçen sene yapmış olduğu çalışmalarda, ülkemizde en sık Influenza A (H3N2) ve Influenza B tespit edip daha az oranda Influenza A (H1N1) tespit etmiştir. Bu nedenle geçen sene aşı ile hedeflenmiş olan Influenzavirüsleri iyi eşleşmiş ve aşı oldukça etkin olmuştur.
Influenza A: H1N1 ve H3N2 gibi alt tipleri bulunan Influenza A virüsü; öksürük, hapşırıkla ortama yayılan damlacıklar yoluyla çok hızlı, çok kolay bulaşıyor. Domuz, at, kuş ve deniz memelilerinin yanı sıra insanlarda da hastalık yapabiliyor.
Influenza B: Sadece insanlarda hastalık yapıyor. Özellikle de okula giden çocuklarda sık görülmekte olan Influenza B, Influenza A`ya göre kısmen daha hafif seyirli.
Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Hülya Kuşoğlu, CDC ( Amerikan Hastalık Kontrol Merkezi) grip aşıları ile ilgili doğru bilinen yanlışları şöyle sıralıyor:
Grip aşısı grip yapar!
Aşı için geç kaldım!
Sağlıklı kişilerin aşı yaptırmasına gerek yoktur!
Grip aşısının yan etkileri fazla!
Geçen sene oldum, bu sene gerek yok!
Çocuklar (özellikle 5 yaş altı)
65 yaş üzerindekiler (her yıl grip aşısı, beş yılda bir de zatürre aşısı yaptırılmalı)
Kanser tedavisi görenler
Kortizon tedavisi alanlar
AIDS hastaları
Astım, KOAH, kistik fibroz ve diğer kronik akciğer hastaları olanlar
Kronik böbrek ve karaciğer hastalığı olanlar
Diyabet hastaları
Vücut kitle indeksi 40 üzerine olan obez kişiler
Nörolojik hastalığı olanlar (beyin, sinir ve kas hastalıkları olanlar)
6 ay-18 yaş arasında olup uzun süreli aspirin kullananlar
Orak hücreli anemi gibi kan hastalığı olan kişiler
Sağlık çalışanları
Bakımevi ve huzurevinde kalan yaşlılar
Hamileler grip aşısından çekiniyor ancak gebeliğin her döneminde grip aşısı olunabilir.Kaynak: SABAH.COM.TR