DİDEM SEYMEN
Yine görkemli sofralar kurulacak, ızgaralar, kavurmalar, köfteler, pirzolalar afiyetle yenecek. Büyük aile sofraları çok keyifli ancak et tüketimine dikkat etmek gerekiyor.
Kurban eti ne zaman yenebilir?
Kurban etinin yanında ne tüketelim?
Kavurma nasıl sağlıklı şekilde hazırlanabilir?
Kurban eti nasıl nasıl muhafaza edilmeli?
Etler enfeksiyonel açıdan potansiyel riskli besinler olduklarından çözdürüldükten sonra hemen pişirilmeli, tekrar dondurulmamalıdır.
Etler; büyük parçalar şeklinde değil, kıyma, kuşbaşı gibi küçük parçalara ayrılıp tek pişirimlik miktarlara bölünüp buzdolabı poşetlerine konularak buzdolaplarının buzluk kısmında veya derin dondurucuda saklanmalıdır. Buzdolabında -2 santigrat derecede bir-iki hafta, derin dondurucuda ise -18 santigrat derecede üç ay saklanabilirler.
Pişirmek için buzluktan çıkartılan etler, yine buzdolabının alt raflarına indirilerek çözdürülmeli, çözdürülen et hemen pişirilmeli, tekrar dondurulmamalıdır.
Ayrıca eti saklama yöntemi kadar önemli olan bir diğer husus da etin hazırlanmasıdır. Et hazırlamada kullanılan kesme tahtalarında çiğ sebze ve meyveler doğranmamalıdır.
Bayramların toplumdaki manevi değeri oldukça yüksektir. Bazı aileler için tatil; kısa bir kaçamak için iyi bir fırsatken çoğu kesimde bütün ailenin bir araya geldiği, ikramların bol olduğu, akraba ziyaretlerinin yapıldığı günlerdir. Medipol Üniversitesi Esenler Hastanesi`nden Diyetisyen Miray Yıldırım, bayramı sağlıklı geçirebilmek için önerilerde bulundu:
Bayram sabahı kahvaltıda normal zamanlardaki gibi tam tahıllı ekmek, peynir, zeytin, domates, salatalık yer almalı. Kavurma ya da diğer et ürünlerini öğleden sonraki ziyaretlere saklamak gerekir. Kahvaltıda börek-simit gibi başka karbonhidrat kaynakları da varsa bunlardan küçük miktarlarda alıp ekmek hakkınızdan feragat etmemiz gerekiyor.
Eti hazırlarken içine kesinlikle kuyrukyağı, sıvı yağ gibi bir yağ eklemeyin. Etimiz zaten kendi yağında çok güzel kavrulacaktır. Kekik, karabiber, kimyon, fesleğen gibi baharatlar ekleyerek etimizi tatlandırabiliriz.
Kırmızı et önemli bir protein ve demir kaynağıdır. Bunlarlar birlikte magnezyum, çinko, fosfor mineralleri, B12 ve B6 vitaminlerini içerir. Ancak C vitamini içermediği için sebzelerle birlikte tüketimi demir mineralinin emilimini artırır.
Et tüketiminin yanı sıra sakatat tüketimi de bu bayramda artar. Kolesterol ve kalp-damar hastalığı olanlar sakatat tüketiminden uzak durmalıdır.
Etin yanında az miktarda tahıl (bulgur gibi) ve bol salata bulunmalı. Sıvı olarak ise meyve suyu ve asitli içecekler yerine ayran veya cacık tercih edilmeli.
Ziyaretlerin vazgeçilmezi çayları şekersiz ve açık tüketmeli. Çay tüketiminin artması ile su tüketiminde azalma olmamalı; özellikle 8-10 bardak su tüketmeye özen göstermelisiniz.
Bayramlarımızın genel ikramı olan şerbetli tatlı tüketimi yerine daha çok sütlü tatlı tercih edilmelidir. Bu arada çikolata ve şekeri de unutmamak gerekiyor. Her ziyaretimizde ikram edilen çikolataları ve şekerleri fark etmeden tüketmiş olmayın.
Su; metabolizmanın devamı, sağlığı ve arınması için çok önemli olduğu kadar, kişiler üzerindeki rahatlatıcı etkisiyle de vazgeçilmezdir.
Bayram boyunca günde en az 8-10 bardak su içilmeli, sık sık ikram edilen çay, kahve, asitli-gazlı içeceklere hayır denilebilmelidir.
Bayram ziyaretleri sırasında tüketilen fazla çay ve kahve; uykusuzluk, kalpte ritim bozuklukları, mide problemlerine sebep olabileceğinden bu tür içecekler tüketilirken miktarlarına dikkat edilmeli, bu içecekler yerine şekersiz hazırlanmış komposto/hoşaf gibi hafif içecekler ve kan şekerini dengelemesi açısından ayran tercih edilmelidir.
Mutlaka gün içerisine dağılmış şekilde 2.5-3 litre sıvı tüketilmeli, bunun 1-1.5 litresinin sudan geldiğine emin olunmalıdır.
BUGÜN NELER OLDU
Kaynak: SABAH.COM.TR