Böbrek taşı erkeklerde daha sık görülüyor

Böbrek taşı erkeklerde daha sık görülüyor

Böbrek taşı erkeklerde daha sık görülüyor

Böbrek taşları, her yıl milyonlarca insanı etkileyen yaygın bir sağlık sorunu olarak dikkat çekiyor. Üroloji Uzmanı Op. Dr. Muhammed Sulukaya, böbrek taşı oluşumuna birden fazla durum neden olabileceğini söyledi.

İSTANBUL (İGFA) - İdrarda bulunan mineral ve kimyasalların kristalleşmesiyle oluşan böbrek taşlarının, çeşitli nedenlerle böbreklerde birikerek şiddetli ağrılara yol açabildiğini belirten Üroloji Uzmanı Op. Dr. Muhammed Sulukaya, böbrek taşı oluşumuna birden fazla durum neden olabileceğini söyledi.

"Erkeklerde kadınlara göre daha sık görülen böbrek taşının nedenleri arasında yetersiz sıvı alımı, genetik yatkınlık, aşırı tuzlu ya da şekerli beslenme ve sindirim sistemi ameliyatları bulunuyor” diyen Sulukaya, böbrek taşlarının teknolojik imkanların artmasıyla birlikte kolaylıkla teşhis edilebildiğini hatırlatarak, “Taş belirtileriyle doktora başvuran hasta için fiziki muayeneden sonra ultrasonografi, ürolojik röntgen ve bilgisayarlı tomografi gibi görüntüleme yöntemlerinden faydalanılır” dedi.

5 mm’nin altındaki böbrek taşlarının bol su tüketimi ve egzersizle kendiliğinden düşebildiğini dile getiren Op. Dr. Muhammed Sulukaya, “Doktor takibiyle kullanılan, üreter kanallarını genişletici ilaç tedavileriyle de böbrek taşları düşebilir ancak 5 mm üstündeki böbrek taşları için cerrahi müdahale gerekli” dedi.

BÖBREK TAŞLARI TEKRARLAYABİLİR

Engelleyici önlemler alınmaması ve birtakım hayat tarzı değişikliklerine gidilmemesi halinde, böbrek taşlarının çevresel ve genetik faktörler sebebiyle tekrar etme riskinin oldukça yüksek olduğunu vurgulayan Op. Dr. Muhammed Sulukaya, “Taş oluşumunu önlemek için hayat tarzı değişiklikleri son derece önemli bir rol oynar. Hızlı beslenmekten uzak durmak, bol sıvı tüketmek ve egzersize ağırlık vermek gibi önlemler ‘önleyici değişiklikler’ olarak düşünülebilir. Bunların yanında doktor kontrolünde gerçekleştirilecek bazı ilaç tedavileri de söz konusu olur. Eşit aralıklı sağlık kontrolü ile erken tanı önem taşır” diye konuştu.

Sulukaya, beslenme tarzında yapılacak değişiklikler yeni taş oluşum riskini azaltabileceğine dikkati çekerek, ıspanak, kakao, çay yaprakları, ceviz ve buğday kepeği gibi okzalat bakımından zengin sebze ve meyvelerden sakınırken; lif içeren sebze ve meyveleri daha fazla tüketmek gerektiğini anımsatarak, “Alınan kalsiyum miktarı, güçlü bir neden olmadıkça sınırlanmalı. Bol sıvı tüketimi yapılmalı, tuz tüketimi kısıtlanmalı. Düzenli egzersiz ve yürüyüş yapmaya dikkat edilmeli ama ani kilo kaybından kaçınılmalı” dedi.


Haber Kaynak : İGFA

Konya-İstanbul hattında 13 milyon yolcu yüksek hızda seyahat etti

Diyarbakır'da DİGEM'in E-Ticaret Eğitimleri Başlıyor

Diyarbakır'da 211 Bin Metrekarelik Mezopotamya Kent Parkı'nın İnşası Hızla İlerliyor

Kayseri'de Tüketici Hakları İçin Ortak Denetimler Sürüyor

Geleceğin bilim insanları Beylikdüzü'nde yetişiyor

İstanbul Maltepe'nin kreşlerinde 'Yerli Malı' coşkusu

Ankara Büyükşehir Belediyesi 'Kocatepe Sohbetleri'ni Başlattı

KAMEK Kursiyerleri, Fotoğraf Eğitimini Doğada Pratiğe Döktü

Konya'nın 2025-2030 Turizm Master Planı Toplantısı Gerçekleştirildi

Eskişehir'de Gündoğdu 2. Etap B Projesi'nin Temel Kazı Çalışmaları Başladı

Eskişehir Büyükşehir Spor Kulübü, Artistik Yüzme, Hentbol ve Kros Branşlarında Zirveye Oynuyor

Çanakkale İklim Elçileri EKAY Tesisinde İnceleme Yaptı

Berna Türemen Kedi Sanat Evi Üçüncü Yılını Kutladı

Yerli ve milli silah sistemleri envanterde...Yeni gemilere tören düzenlenecek

İstanbul Maltepe’de yollar yenileniyor