Siyanürün dolaylı zararları neler? Halk sağlığını tehdit eder mi?

Siyanürün dolaylı zararları neler? Halk sağlığını tehdit eder mi?

Siyanürün dolaylı zararları neler? Halk sağlığını tehdit eder mi?

Dr. Ahmet Adiller, siyanür sızıntılarının çevreyi ve halk sağlığını tehdit eder mi sorusuna açıklık getirdi.

İSTANBUL (İGFA) - Üsküdar Üniversitesi Çevre Sağlığı Program Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Ahmet Adiller, Erzincan İliç’te altın madeninde meydana gelen toprak kaymasının ardından bölgede yaşanan sızıntısı şüphesi nedeniyle siyanür ve siyanürün olası zararları tartışmaya başlandı. Bunun üzerine Dr. Adiller, toprağa ve suya karışması konusunu değerlendirdi.

Siyanürün hızla etki eden ve potansiyel olarak ölümcül etki yaratabilecek bir kimyasal olduğunu dile getiren Dr. Öğr. Üyesi Ahmet Adiller, “Siyanür son derece tehlikeli bir bileşiktir ve çevreye salınması durumunda önemli çevresel etkilere ve halk sağlığı risklerine yol açabilir. Siyanürün uzun süreli kullanımlarında toprağa, suya hatta havaya bile karışması söz konusu olabilir. Siyanür sızıntıları toplu balık ölümlerinden, içme suyu kaynaklarının kirlenmesine ve hatta tarım arazilerinin zarar görmesine neden olur. Bazı kaynaklar, siyanürün nispeten güvenli olduğunu, çünkü dökülse bile yüzey suyunda hızla parçalandığını iddia etmektedir. Ancak siyanürün parçalandığı bileşikler de zararlı olabilir.” dedi.

SİYANÜRÜN DOLAYLI ETKİLERİ NELER?

“Toprakta bulunan siyanür, yağışlarla birlikte çözünerek yeraltı ve yüzeysel sulara geçebilir. Bu suda çözünmeyle birlikte dereler ve nehirlerle akarsu havzası boyunca taşınabilir. Ayrıca yeraltı suyuna sızan siyanür yeraltı suyunun bağlantılı bulunduğu havza boyunca da taşınabilir.” diyen Dr. Öğr. Üyesi Ahmet Adiller, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Yeraltı suyuna siyanür sızıntısı uzun süre devam edebilir ve içme suyu kaynaklarını kirletebilir. Siyanürle kirlenmiş yeraltı suyu, bağlantılı olduğu komşu akarsuları da kirletebilir. Siyanürün doğrudan etkilerinin yanında bir de dolaylı etkileri bulunmaktadır. Siyanür öncellikle toprak bünyesine girdiğinde toprak içerisinde dengede bulunan pek çok minerali reaksiyona girecek hale getirebilir. Bu maddeler arasından Arsenik gibi oldukça toksik ve kanserojen özellikli maddeler de yer alıyor.  Siyanür doğada kolay parçalansa da bu maddeler doğada kısa sürede parçalanmaz ve çevrenin unsurları arasında taşınabilir. Özellikle tarım arazilerine ve otlak alanlara taşınması bu maddelerin besinlere geçmesine ve etki derecesini arttırmasına sebep olur.”


Haber Kaynak : İGFA

Eylem Erdem Uğurlu'ya 'Umut Olan Sanatçı' ödülü

1084 hâkim ve savcının görev yeri değişti!

74 ilde zehir tacirlerine darbe! 1.811 gözaltı

Düzce'de 800 bin liralık kokain ele geçirildi

Gebze’de babaya tokat atan şüpheli İstanbul’da yakalandı!

İstanbul Maltepe sonbaharı piknikle karşıladı

60 STK temsilcisi toplumsal cinsiyet eşitliği için eğitim aldı

İstanbul Beylikdüzü'nden bağımlılıkla mücadelede psikolojik destek

Kuran-ı Kerim’i Güzel Okuma Yarışması Türkiye finali Bilecik’te yapıldı

15 Eylül Prostat Kanseri Farkındalık Günü: Erken teşhis hayat kurtarır

Sakarya'da Peyzaj, Süs Bitkileri, Bahçe Sanatları ve Ekipmanları Fuarı sona erdi

İstanbul'da ücretsiz ulaşımda 'Yol Arkadaşım Maltepe'nin yeni durağı Gülensu oldu

Salomon How To Trail Run 10. sezonu Kınalıada’da açtı

Gümrük kapılarında uyuşturucuya dev darbe!

Keşanlı atlet Ahmet Tek’ten İstanbul’da çifte başarı