Sessiz Savaş – Uyuşturucuyla Mücadele
Toplumların en derin yaralarından biri sessizce büyür; ne silah sesi vardır, ne de manşetlere taşınan patlamalar… Ama her gün bir genci, bir geleceği, bir aileyi yok eder. Adı: uyuşturucu.
Bir zamanlar okul bahçelerinde koşan, hayalleriyle ışıldayan gözler, bugün karanlık sokakların, soğuk duvarların ardında kayboluyor. “Bir kereden bir şey olmaz” diye başlayan cümleler, çoğu zaman bir ömrün bitiş hikayesini yazıyor.
Uyuşturucu, sadece bireyin değil, toplumun damarlarına sızan bir zehir. İşsizliği, umutsuzluğu, sevgisizliği ve boşluğu fırsata çeviriyor. Gençlerimizin elinden kalemi, hayallerinden umudu alıyor. Ama bu mücadele yalnızca güvenlik güçlerinin değil; annelerin, babaların, öğretmenlerin, mahallelerin ve biz gazetecilerin de sorumluluğunda.
Bir genci kurtarmak, bir toplumu kurtarmaktır. Çünkü her kurtulan genç, bir okulda umut, bir evde huzur, bir sokakta güvenlik demektir.
Uyuşturucuyla mücadele, sadece maddeyle değil, yoksullukla, ilgisizlikle ve sevgisizlikle de mücadele etmektir.
Ama bu savaşta yalnız değiliz.
Polisimizin, jandarmamızın, öğretmenlerimizin, gönüllülerimizin ve duyarlı vatandaşlarımızın verdiği mücadele her geçen gün büyüyor.
Fakat en büyük görev, bizlere düşüyor:
Mahallemizdeki bir genci fark etmek, bir öğrencinin sessizliğini anlamak, bir çocuğa “sen değerlisin” diyebilmek.
Unutmayalım, uyuşturucuyla mücadele sadece maddeyle değil; ilgisizlikle, sevgisizlikle ve umursamazlıkla da verilir.
Bir gence umut olursak, bir topluma nefes oluruz.
Geleceğimiz için, çocuklarımız için, ülkemiz için…
Bu sessiz savaşı kazanalım.
Çünkü uyuşturucunun karanlığına karşı en güçlü silah, insanın içindeki ışıktır.
Saygılarımla; Turan YAZAN